12 Ekim 2013 Cumartesi



  Kaka Avcıları

  Köpekler en sevimli dostlarımız hatta kimi köpek sahiplerine göre onlar ailenin bir ferdi konumundalar. Fakat yaşadığımız şehirler köpeklerin doğasına oldukça aykırı mekanlar. Öte yandan 314 köpek cinsinin büyük bir kısmının köpek yetiştiricileri ve genetikçiler yani insanlar tarafından, istenen özellikler elde edilinceye kadar farklı ırkların çiftleştirilmesi ile elde edilmesi daha da ironik. Evcil bir köpek doğal olarak yaşadığı bu yabancı toplumun kurallarını bilmez. Sokakta kakasını yaparsa onu çöpe atamaz bu yüzden bu iş sahibinin görevidir. Tıpkı bir bebekle ilgilenirmiş gibi. Tek fark, insan yavrusunun büyüyünce etrafta kaka yapmayı bırakıyor olmasıdır. (Bkz. Gülü seven dikenine katlanır.)
  Büyük şehirlerin başı köpek kakasıyla dertte. Paris ve Viyana gibi şehirlerde sokaklardan günde 10 ton köpek kakası toplanıyor. Paris'te "Moto Crottes" denilen araçlarla yapılan temizliğin maliyeti yılda 4.5 milyon Euro'yu bulunca 2002 yılında şehir yönetimi isyan ederek 20 senedir sokaklardan kaka toplayan araçları emekli etti. Bu araçlar ilk kez 1982'de Jacques Chirac'ın belediye başkanı olduğu dönemde kullanılmaya başlanmıştı. Yamaha marka motosikletlerin her biriyle günde 100 kilogramdan fazla kaka toplayabiliyordu. Bunun yerine bizdeki "mobese " benzeri kapalı devre kameralar ve sokaklarda ceza yazan müfettişler bayrağı devralmış oldu. Şehirde 20.000 köpek sahibi var bu da kolay bir işi değil elbette. Paris sokaklarında görev yapan 90 müfettişin çalışma saatleri akşam 8'de bittiği için ortalığı yine bok götürmüş olacak ki, Paris belediyesi kaka avcılarının mesaisini 23:30'a uzatmış. Olur da köpeğiniz kaka yaparsa ve onu yerden almazsanız ilk kez için 183€  sonrakiler içinse 450€ ceza yazıyor bu abiler. Ceza almamak için köpeğinin kıçına bez bağlayanlar bile var.

  Londra'da "Poover" denilen 240 litre hacminde kaka toplayabilen elektrikli süpürge benzeri araçlardan küçük bir ordu kurulmuş. Hatta BBC'nin haberine göre Paris'in köpek kakası yüzünden olimpiyatları Londra'ya kaptırdığı bile konuşuluyormuş. Öyle ki literatüre Paris sendromu olarak geçen ve daha çok Japon turistlerde görülen psikolojik rahatsızlığın sebeplerinde bir de bu kaka meselesiymiş efendim.

  Adada yaşayan 8 milyon köpek hergün İngiltere topraklarına 1.000 ton kaka bırakıyor. Neticede bu durum hastalıkların artmasında ve kedi köpek bağırsaklarında yaşayan Parazitlerin insana bulaşmasına yol açabiliyor. (Bkz. Toxocariasis/Toksokariazis) Hele bir de eve ayakkabıyla giriyorsanız parazitlerin sıcak bir yuva bulmasına yardımcı oluyorsunuz demektir.

  Viyana'nın köpek kakası temizliği için harcadığı para 7 milyon Euro ve bunun sadece 2 Milyonu cezalardan karşılanıyor. Roma'da ceza 100 Euro iken İngiltere'nin bazı bölgelerinde 1400 Euro'ya kadar çıkıyor. Farkın yüksek olmasında Euro/Sterlin paritesinin etkisi de var:) Bazı şehirlerde yanında küçük poşetler bulunan kaka kutuları bile var. Bu alanda yapılan bazı tasarımlar ise şöyle; "Ashpoopie", "Poop-Freeze", "Poop-up", "Clean-Pick" (Çöpe giden kakaları geri dönüşüm merkezlerinde ne yapıyorlar acaba? belki onlarda köpek kakalarını kendi çöplerine atıyordur ve zincirleme bir reaksiyon oluşuyordur:) Muhtemelen organik atıklarla birlikte gübre oluyordur sanırım. yoksa kanalizasyona mı döküyorlar...)

  Bizim diğer metropollerden ne eksiğimiz var. İstanbulda'da köpek pislikleriyle sıklıkla karşılaşır oldum. Köpeğinin kakasını toplamayan sözde hayvan sever ama insan sevmez organizmaları kesinlikle uyarmak gerek. Hoş bu zamana kadar uyarıma kulak asan olmadı ama utanmaları gelecek için umut vaat edici. Parkta bebeğinizin kakayla oynadığını düşünsenize. Yurt dışında bu vahim manzarayla karşılaşan anne babalar olmuş. Bu gidişle bizde yaşanması da yakındır.
  
  Köpeklerde tıpkı insanlar gibi karakter sahibi canlılar, bazılarının kimliği bile var fakat yinede yaptıkları davranışlardan sahipleri sorumlu, çünkü onları ait olmadıkları bir ortamda yaşamaya zorlayan bizleriz. Birini ısırdığı için yada sokağa kakasını yaptığı için bir köpeğe ceza yazamazsınız, yazsanız da pek umursamayacaktır zaten. Öyle olmasa durum cidden komik olurdu. Örnek;

-Tüm ekiplerin dikkatine; Taksim meydanında kaka ihbarı var, eşgali veriyorum siyah teriyer tekrar ediyorum siyah teriyer, 3 yaşlarında, Harbiye  yönüne doğru koşarak uzaklaşmış.

-Komserim kaka halen sıcak yani izler taze. Bence fazla uzağa gitmiş olamaz.
  
Kaynaklar;

bbc, Independent-1, Independent-2, çshd

3 yorum:

  1. Önemli bir nokta, ancak bir de başıboş sokak köpeklerimiz, sokak kedilerimiz var.. onları ne yapmak lazım dersin? "Kaka yapıyorlar, çocuklarımızın ve halkın sağlığını tehdit ediyorlar!" diye toplayıp kafeslere mi tıkalım?

    Başıboş sokak köpekleri özgürce, hesapsızca hacet giderirken, köpek severlere böyle bir toplama zulmü uygulamak reva mı! :)

    YanıtlaSil
  2. 3 yaşındaki bir çocuk sokağa kaka yapsa kimse onu cezalandıramaz, bundan sorumlu olan kişi ebeveynlerdir.

    Köpek sahipleri, "köpekler bizim çocuğumuz" diyor değil mi?
    Çocuğumuzun altını değiştirmekten gocunmuyoruz ama:))
    Öyleyse bu durumdan da köpek sahipleri sorumlu olmalıdır.
    Nasıl evimizin ortasında köpek dışkısı görmek istemiyorsak, evimizin dışını da çöplük olarak göremeyiz.

    Yine çocuklardan örnek verirsek;
    Devlet nasıl sahipsiz çocukların bakımını üstleniyorsa sokak hayvanlarının da dışkısını temizleyebilir.
    Ama sahibi olan köpekleri bu işin içerisine katarsak işin rengi değişir.
    En basit anlamda bu temizlik için çok daha fazla iş gücü ve masraf demektir.
    Belediyenin parasını bu iş için kullanmak köpek sahibi olmayanlara haksızlık olacaktır.

    Elbette sokak köpekleri kafese kapatılmamalı.

    YanıtlaSil
  3. Bir de ben anti tez üreteyim, Köpek ishal olursa ceza kaçınılmaz olacak sanırım:) Toplamak isteseniz de toplayamazsınız. Yanınızda su yoksa almaya gidince kaçtığınız düşünülebilir, İlginç:) Yurt dışında olsa cezayı yapıştırmazlar mı? bu kaka meselesi cidden sıkıntılı. Benim köpeğim yok. Köpeği olanlara sormak lazım aslında, sokak köpeği örneğinde olduğu gibi işin çok farklı boyutları var aslında:)

    YanıtlaSil